Londra gezilecek yerler hakkında bilgi istiyorsan doğru yerdesin. Yazımızı okuyarak Londra’nın cazibe merkezleri hakkındaki detaylara ulaşabilirsin.



Dünyada her yıl milyonlarca turist tarafından ziyaret edilen ülkeler arasında yer alan İngiltere, başkenti Londra ile seni hem tarihi bir yolculuğa çıkarır hem de tertemiz ve yemyeşil parklarıyla gözlerine bayram ettirir. Hal böyle olunca biz de senin için Londra gezilecek yerler listesi hazırladık. Bu yazıyı okuduktan sonra sen de Londra’ya bir bilet alıp geziye hemen başlamak isteyebilirsin. Bizden söylemesi. Hazırsan dünyaca ünlü bu kentin simgeleriyle başlıyoruz.




London Eye




Londra’da gezilecek yerler listemizin ilk sırasında meşhur London Eye yer alıyor. Londra'nın simgelerinden biri olan London Eye, şehrin güzel manzarasını kuş bakışı görmek için ziyaret edilen dev bir dönme dolap. Thames Nehri kıyısında, Westminster Bridge yakınında bulunan bu devasa yapı, 135 metrelik yüksekliğiyle Avrupa'nın en yüksek dönme dolabı unvanına sahip. İlk olarak 2000 yılında halka açılan London Eye, o zamandan beri milyonlarca ziyaretçiyi ağırlamış ve unutulmaz bir deneyim sunmuş. Dönme dolabın her bir kapsülü, şeffaf duvarları sayesinde ziyaretçilere muhteşem manzaralar sunar. Hava açık olduğunda Londra'nın ünlü simgelerini, Westminster Abbey'den Buckingham Sarayı'na kadar uzanan manzarayı görmek mümkün.
London Eye ayrıca özel etkinlikler, romantik akşam yemekleri ve hatta evlenme teklifleri için popüler bir mekandır. Gün batımında veya gece ışıkları altında dönme dolabın muhteşem manzarası, ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunar. Ayrıca London Eye yakınında birçok restoran, kafe ve turistik nokta da bulunuyor. Bu da ziyaretçilere tam bir gün geçirme fırsatı sunması bakımından önemli bir detay. Kısacası Londra'ya seyahat eden herkesin, şehrin panoramik manzarasını keşfetmek için London Eye'ı ziyaret etmesi tavsiye edilir.




British Museum




British Museum da Londra gezi turu yaptığında mutlaka görmen gereken yerler arasında. Bu müze, dünya çapında önemli koleksiyonları barındıran ve zengin kültürel mirasıyla tanınan Londra'daki önemli müzelerden biri. Yapı, 1753 yılında kurulan ve 1759'da halka açılan bir kuruluş olan British Museum tarafından işletilmekte. Koleksiyonları arasında Antik Mısır, Antik Yunan, Antik Roma, Orta Doğu, Asya ve Afrika gibi çeşitli kültürlere ait binlerce eser bulunuyor. British Museum'un en ünlü eserlerinden biri, Parthenon Friezes'i de içeren Elgin Mermerleri'dir. Ayrıca Rosetta Taşı, Mısır mumyaları, İngiltere'den Orkney Adaları'ndan gelen Neolitik döneme ait taş yapılar ve dünya üzerindeki en kapsamlı Moai Heykelleri koleksiyonu gibi diğer önemli eserlere de ev sahipliği yapmakta. Tüm bunların yanı sıra British Museum, ziyaretçilere ücretsiz olarak sunulan geniş bir daimi koleksiyon ve sürekli olarak değişen özel sergilerle kültürel bir yolculuk sunuyor. Müze, tarih ve sanatseverler için benzersiz bir deneyim olmanın yanı sıra araştırmacılar ve eğitimciler için de son derece önemli bir merkez. Her yıl milyonlarca ziyaretçi, British Museum'u ziyaret ederek dünya tarihini, kültürlerini ve sanatını keşfediyor ve çeşitli etkinlikler, turlar ve atölyeler aracılığıyla derinlemesine bilgi edinme fırsatı buluyor. Sen de onlardan biri olmak istemez misin?




Buckingham Sarayı




Buckingham Sarayı, az çok bildiğin üzere, Londra'nın merkezinde, Westminster'da bulunan İngiliz kraliyet ailesinin resmi ikametgahı. Saray, şehrin en ünlü ve etkileyici yapılarından biri olarak bilinir ve ziyaretçiler için popüler bir turistik cazibe merkezidir. 18. yüzyılda inşa edilen bu saray, aslen Buckingham House olarak biliniyordu ve III. George döneminde Kraliyet Ailesi'nin mülkü olarak satın alındı. Saray, sonraki yıllarda bir dizi genişletme ve yenileme çalışması geçirdi ve günümüzde, aralarında resmi salonlar, konuk odaları ve personel alanları da bulunan yaklaşık 775 odasıyla devasa bir yapı olarak varlığını sürdürüyor. Buckingham Sarayı, ayrıca, İngiltere'nin ulusal sembolü haline gelmiş ve çoğunlukla Kraliçe'nin resmi görevlerini yerine getirdiği ve resmi ziyafetler düzenlediği yer olarak biliniyor. Elbette ki kraliçenin yaşadığı özel alanlar ve kraliyet ailesinin toplantılarını düzenlediği alanlar da bu dev yapıda mevcut. Sarayın önündeki ana cadde, görkemli atlarıyla kraliyet muhafızlarının değişim törenlerine ev sahipliği yapmasıyla ünlü ve ziyaretçiler bu muhteşem etkinliği izlemek için her gün toplanıyor. Yani Londra ünlü yerleri arasında üst sıralarda yer alan Buckingham Sarayı, tarihi ve kültürel değeriyle İngiltere'nin en önemli simgelerinden biri olarak kabul ediliyor ve her yıl milyonlarca ziyaretçiyi ağırlıyor.




Hyde Park




Geldik, İngiltere Londra gezilecek yerler listemizin dördüncü sırasına. Hyde Park, Londra'nın en ünlü ve en büyük açık hava parklarından biri ve şehrin merkezinde, Westminster ve Kensington ve Chelsea bölgelerinde bulunuyor. Kocaman ve yemyeşil alanıyla Hyde Park, 16. yüzyılda VIII. Henry döneminde avlanma alanı olarak kullanılmış ve sonraki yıllarda halka açılmış. Park; serin göletleri, geniş çimenlikleri, yürüyüş yolları ve çeşitli rekreasyonal aktiviteler için olanaklar sunmasıyla tanınıyor. Ayrıca park, içinde yer alan Kensington Gardens ile birleşerek toplamda 142 hektarlık bir alanı kapsamakta. Hyde Park, her mevsimde ziyaretçilere açık olup piknik yapmak, yürüyüş yapmak, bisiklet sürmek, at binmek veya sadece doğanın tadını çıkarmak isteyenler için ideal bir mekan. Ek olarak çeşitli etkinliklerin, konserlerin ve festivallerin de yapılabildiği bu parkın içinde yer alan Serpentine Galleries ve Serpentine Sackler Gallery gibi sanat galerileri, sanat eserlerini keşfetme fırsatı arayanlar için ideal. Ayrıca parkın çeşitli bölümlerinde bulunan kafe ve restoranlar, ziyaretçilere dinlenme ve serinleme imkanı da sağlıyor. Kısacası Hyde Park, tarihi ve doğal güzellikleriyle şehrin karmaşasından uzaklaşmak isteyenler için ideal bir kaçış noktası ve Londra'nın en sevilen rekreasyon alanlarından biri.




Tower Bridge




Londra'nın simgelerinden bir diğeri olan Tower Bridge, Thames Nehri üzerinde bulunan bir kaldırım köprüsü aslında. İngiliz Viktorya dönemi mimarisinin önemli bir örneği olan bu ikonik yapının inşası, 1894 yılında tamamlanmış. Tower Bridge, ismini yakınında bulunan ve Londra'nın en ünlü yapılarından biri olan Tower of London'dan alıyor. Yapı, iki büyük kule ve bunları birbirine bağlayan yüksek asma köprüden ibaret. Kulelerin üzerindeki yürüyüş yolları, ziyaretçilere Thames Nehri üzerinden muhteşem manzaralar sunuyor. Ayrıca köprü üzerindeki mekanizmaların çalışma prensiplerini anlatan bir sergi alanı da bulunmakta. Bu da ziyaretçilere yapı hakkında daha fazla bilgi edinme fırsatı sunması bakımından önemli. Londra gezilecek yerleri arasında üst sıralarda yer alan Tower Bridge, Londra'nın en işlek köprülerinden biri unvanına da sahip ve her gün binlerce araç ve yayayı karşıdan karşıya geçiriyor. Köprü, Thames Nehri üzerindeki gemilerin geçişine izin vermek için orta kısmından yukarı doğru açılıyor ve gemilerin geçişini adeta selamlıyor. Tower Bridge geceleyin renkli ışıklandırmasıyla da dikkat çekerken şehrin siluetine görsel bir cazibe katmasıyla da harika. Yani Tower Bridge hem turistlerin hem de Londra'nın yerlilerinin popüler bir ziyaret noktası ve şehrin tarihi ve mimari zenginliğinin bir simgesi.






Aziz Paul Katedrali




Londra’nın gezilecek yerleri listemizin son sırasında dini bir mekan var: Aziz Paul Katedrali. İster kendi aracınla ister araç kiralayarak istersen de toplu taşımayla rahatlıkla ulaşabileceğin bir yerde bulunan bu dini merkez, şehrin simgelerinden biri olarak kabul edilen ve İngiliz barok mimarisinin en önemli örneklerinden biri olan etkileyici bir yapı. Katedral, 17. yüzyılda Sir Christopher Wren tarafından tasarlanmış ve inşa edilmiş. Thames Nehri'nin kuzey kıyısında, Ludgate Hill'in üzerinde yükselen katedral, muhteşem kubbesi ve dikkat çekici cephesiyle ünlü. İç mekanında, muazzam bir yüksekliğe sahip olan ve çeşitli tarihi anıtlar ve heykellerle süslenen ana nef, ziyaretçileri büyüler. Ayrıca katedralin kubbesinin içine çıkılarak Londra manzarasını kuş bakışı izleme imkanı sunan Golden Gallery, ziyaretçilerin bu yapıdaki en sevdiği noktalardan biri.



Aziz Paul Katedrali, tarihi ve kültürel önemiyle sadece dini bir merkez değil, aynı zamanda bir turistik cazibe merkezi. Katedralde düzenlenen ayinler, konserler ve etkinlikler, ziyaretçilere dini ve kültürel deneyimler sunuyor. Ayrıca katedralin altındaki bölüm, İngiltere'nin ünlü şahsiyetlerinin mezarlarını barındırıyor. Aziz Paul Katedrali, Londra'nın sembolik yapılarından biri olmanın yanı sıra mimari zarafeti ve tarihi önemiyle de dünya çapında tanınan bir simge haline gelmiş.



Ayrıca Londra’ya ek olarak Saraybosna’yı da merak ediyorsan Saraybosna Gezilecek Yerler başlıklı yazımızı da okuyarak bilgi edinebilirsin.